birinci durumda gidilecek yeri gösteren (boss) zat, aynı zamanda yükün de kendisi. resmen kölelik sistemi değil mi? hem gidilecek yeri belirliyor ve hem kendini taşıtıyor zalim, diğerleri ne yaşamları ne varış noktası konusunda belirleyici değil. ne kötü bir durum!
ikinci durumda ise lider (leader), yük olmaktan çıkıp yükün altına giriyor. öncülük yapıyor resmen, yükü diğerleri ile beraber sırtlıyor. ne büyük bir özveri!
ilk bakışta ikinci seçenekte izinden gidilesi gerçek bir lider görünüyor ve ilk seçeneğe nazaran daha cazip görünüyor böyle bir durum
olaya biraz daha geniş bir perspektiften bakalım mı
her iki durumda da sıradan üç kişinin içine düştüğü durumu, yolculuğunu, hedefini, varış noktasını ve dolayısı ile yaşamını (kendisi gibi fani ve yanılması muhtemel) bir başkası belirliyor
sizin yaşamınız söz konusu ama sizin gibi yanılabilir bir ölümlünün bilinci (kanaatleri yani kanıları) belirleyici. yani siz gibi yeniden düşünüp düşüncelerini değiştirmesi mümkün olan bir başkası tüm yaşamınızı belirliyor
doğru bir Allah bilgisi ile Allah'ın belirlediği hedefe (cennet) , O'nun belirlediği kurallar (varlığa ve akıllı iradeli varlıklara en başta konmuş ilkeler) ile hareket etmek sizi hem en ideal sona götürür hemde sizi bir başkasının güdümü altında yaşamaktan alıkoyar
gerçek özgürlüğün tek yolu Allah'ı dikkate alarak yaşamaktan geçer
ister bunun farkına varır Allah'ı dikkate alarak O'nun koyduğu ölçünün içinde hareket edersiniz yada kendinizi istediğiniz kadar avutun öyle yada böyle birileri sizi yönlendiriyor (güdüyor) olacak