4 Şubat 2022 Cuma

ahlak (أخلاق) kavramı üzerine.....

ahlak kelimesi, kökünde haleka (خلق) fiilini yani YARATMA anlamını taşır. ama nasıl? 





ahlak (أخلاق), hulk-huluk'un çoğuludur ve "mizaç, huy, yaratılış, tabiat, kişilik" anlamına gelir denmiştir

yapılan bu tanımlar belki kelimenin muhtevası içinde var ama bu şekilde lanse edildiğinde kelimenin özündeki anlam kayboluyor 

şuara 137 - "Bu öncekilerin geleneğinden (خُلُقُ) başka bir şey değildir."(Erhan Aktaş meali) 

kalem 4- Sen, kesinlikle büyük bir ahlak (خُلُقٍ) üzerindesin. ( Erhan Aktaş meali) 

https://acikkuran.com/root/xlq

şuara 137 de görüldüğü üzre davranış kalıpları yani tercihler kastediliyor bu kelime ile 

kalem 4. ayette bahsi geçen kişi böyle doğmuş olamaz ama böyle olmayı TERCİH ETTİĞİ ayetle sabittir

ister benimsediği ilahi ilkelerden dolayı, ister kültürel yada toplumsal değerlerden dolayı akıllı iradeli varlıklar davranış kalıpları edinirler

ahlak'ın insanın içine kodlu bir takım güldüler yada dürtüler olduğuna katılmak mümkün değildir. çünkü insan, ham yani boş halde doğar sonra bir şekilde ilkeler yada ilkesizliği ya içinde bulunduğu toplumun dayatması yada kendi iradesi ile benimser

Allah'ın yarattığı insan ham haldedir. ham haldeki insan (yeni her doğan bebek) zamanla öğrenir ve öğrenmeye başlaması ile kişisel seçimler yapar öğrendiklerinden edindikleriyle alakalı olarak

bkz, cinsellik bile öğrenilen bir şeydir. yeni doğan bir bebeğin sex yaptığını kimse göremez. insan çocuğu sex yani çoğalma gibi diğer herşeyi de zamanla öğrenir. insan herşeyi ama herşeyi içinde yaşadığı toplumdan öğrenir ilk etapta 

anneler, yeni doğan bebeğe alışması için ilk olarak memeyi yani sütü dayatırlar. bu dayatma olmasa bebek yemesi içmesi gerektiğini dahi bilmez. bu ilk dayatma sonunda bebek ılık süt ile buluşur ve bu tad bebekte ilk defa haz diye bildiğimiz şeyin yaşanmasına sebep olur. yani haz başlatır beslenme denen süreci. bebek o ilk tattığı sütten haz almamış olsa, bebeğin memeyi araması söz konusu olmaz anne yine dayatmak zorunda kalırdı. haz ve ardından gelen alışkanlık beslenme denen süreci başlatır. sonra ister düşünüp beslenme tarzını yapılandırır ister taklit ederek bu alışkanlığı sürdürür ama nihayetinde dayatma ve sonrasında haz ve taklit ile başlar beslenme dahi 

bir bebek, kelimeler ile ilişki kurduğu ana kadar kişisel tercihler yapmaz-yapamaz. bebek, kelimeler ile ilişki kurmaya başladığında çocuk denir ona genelde. bebeklikten çıkmıştır o artık 

çocuk, kelimelere içinde yaşadığı toplumun yüklediği anlamları yükler ve toplumun genel kanıların benimser ilk etapta

bir an gelir ve çocuk kişisel tercihler yapmak durumunda kalır yada malesef bazen gerek görmez buna ve içinde yaşadığı toplumun genel kanılarını benimseyerek yaşamaya devam eder

yani, bir çocuk içinde yaşadığı toplumdan öğrendikleri neticesinde kişisel tercihler yapar zamanla. ister haz odaklı olsun ister alışkanlık olsun ister akılcı olsun tüm tercihler ilk anda başkalarından öğrenilir 

yanında konuşan hiç kimse olmasın bebek konuşmayı dahi bilmez

ahlak, insanın içine doğuştan kodlu bir şey değildir. çünkü insan ham halde yani boş doğar. 

ahlâk kelimesinin kökünün haleka (خلق)
fiilini göz önünde bulunduğumuzda, ahlâk insanın eşya, insan ve doğanın YARADILIŞINA UYGUN tavır ortaya koyması demektir

kelimenin kökü ile bağı kopmamalı kelimenin kast ettiği anlamı öğrenme noktasında

bıçak ile elma ekmek vs kesilir, insan değil

kalem ile yazı yazılır resim yapılır, kimsenin gözü çıkarılmaz

çatal ile yemek yenir, çatal kimseye saplanmaz

çakmak ile yemek ısıtmak için ateş yakılır, sigara dahi yakılır ama orman yakılmaz

pantolon giymek içindir, yenmez

balta ile odun kesilir insan değil

söz ya kendini ifade etmek yada bir başka amaçla iletişim kurmak içindir. aşağılamak haraket etmek kırmak incitmek yaralamak etmek için değil

kadın erkek için, erkek kadın için yol arkadaşı yoldaş sevgili candır

yoldaş olana, sevgili olana kötü söz edilmesi asla doğru olamaz. bunun kadını erkeği yoktur. çünkü her birinin yaşamı diğeri ile daha bi anlam kazanıyor

aynı şekilde türün bir ferdinin, tanımadığı diğer bir ferdi ile alakalı kullanacağı kelimeler yani cümleler ya haber vermek yada haber almak yani gerekli/doğru bir iletişim kurmak içindir

söz salt anlamda iki kişinin bir yere kon-ması içindir, ki kon-uşma denmiştir buna dilimizde

yani söz buluşma-birleşme içindir ayrılma için değil

hal böyle olunca, kelimeler söz konusu olduğunda ahlak, kelimeleri uzlaşma için yani barış - bir konuda bir noktada buluşma için kullanmaktır

bu noktada ahlaksızlık kelimeleri uzlaşma amacı dışında sarf etmektir

insan söz konusu olunca ahlaksızlık barışı değil savaşı öncelemektir. kadın erkek bizden sizden onlardan fatketmeksizin hemde

ahlaksızlığı, yanlız küfür/hakaret ile sınırlandırmak bu kelimenin anlamını resmen yok etmektedir

özellikle dünya barışını sağlamak için, yaratılmış herşey ile kurulması gereken ölçüyü, az çok herkes bilmelidir (bilmeyen varsa Kuran'a başvurmalıdır). bilmelidir ki tavırları taklit yada haz odaklı değil yaradılış amacına uygun olsun. 

insan doğa ve üzerinde yaşadığımız düzlemin yaradılış amacını bilirsek varlığımızın sağlıklı devam etmesi için doğru tavır almamız artık refleks gibi içgüdüsel bir tepki haline gelecektir 

kendimiz, insan, doğa, eşya yada kelimeler ile kurduğumuz ilişkide yaradılış amacına uygun DAVRANIŞ KALIPLARI geliştirmektir ahlak 

insan su ihtiyacını su ile doğru zamanda doğru oranda yani gerektiğinde doğru şekilde karşılamalıdır. vücudun su ihtiyacını alkol ile karşılamayı denemek ahlaksızlıktır çünkü alkol vücudun su kaybetmesine sebep olduğu için bu eylemin fizyolojik sorunlara sebep olması kaçınılmaz olandır. alkolün bilince verdiği zarara değinmeye gerek dahi görmüyorum bu noktada 

doğru zamanda doğru şeyi yapmaktır ahlak 

yaşlı bir amca yada teyze düştüğünde kolundan tutup kaldırmaktır ahlak. "sizin için yapabileceğim bir şey var mı?" demektir ahlak. görmezden gelmek, aynı duruma düşülmesi muhtemel olduğu için ahlak dışıdır 

konuşmak için ses düzeyi muhatabın kulağının rahatsız olmadan ve zorlanmadan duyacağı seviyede olduğunda sağlıklı bir iletişim mümkündür. iletişim için gerekli olan seviyeyi herkes bilir. aksi yönde yani ya işitmeyeceği seviyede kısık sesle yada bağırarak konuşmak ahlak dışıdır

yani ahlak yapılması gerekeni en doğru (olması gerektiği) şekilde yapmayı tercih etmektir

ahlaksızlık, imkan varken yapılması gerekeni yapmaktan kaçınmaktır

ahlaksızlık, insan ve doğanın doğasının aksi yönde tavır almaktır 

ahlak, tavırlar ile alakalıdır. ahlak öncelendiğinde tavırlar, herşeyin yaradılış gayesi gözetilerek açığa çıkar

yaradılış söz konusu olduğunda ise başvurulabilecek tek kaynak Kuran'dır, çünkü geriye birbiri ile çelişen genel kanılar dışında bir şey kalmaz 

Kuran, söz konusu olduğunda ise tüm anlatılar ve genel kanılar bir kenara konup, metnin kendisi öncelenmeli ve metne güvenerek çıkılan yolda metin kılavuz olmalıdır okuyucuya...

yeniden düşünme üzerine düşünce denemesi...

düşünme eylemi, çoğu zaman yapılageldiği gibi yalnızca zihinsel bir uğraş, kelimelerle oyalanmak-oynamak ya da belli fikirleri tekrarlamak -...